15 Temmuz darbe girişiminin ardından Türkiye’deki bütün askerî liseler kapatıldı. Harp okullarına ise dokunulmadı. Daha doğrusu, Millî Savunma Bakanlığı bünyesinde, Millî Savunma Üniversitesi adıyla yeni bir üniversite kurulması kararlaştırıldı ve üniversitenin kurmay subay yetiştirmek ve lisansüstü eğitim vermek amacıyla kurulan enstitüler ile kara, deniz ve hava harp okulları ve astsubay meslek yüksekokullarından oluşturulması planlandı. Üniversitenin rektörünün ise, Millî Savunma Bakanı’nın önereceği ve başbakan’ın uygun göreceği üç aday arasından Cumhurbaşkanı tarafından seçileceği duyuruldu. Bundan böyle askerî okulların müfredatı Millî Savunma Bakanlığı’nca belirlenecek. Harp okulları ve astsubay meslek yüksekokulları kuvvet komutanlıkları bünyesinden alınarak Millî Savunma Bakanlığı altında olacak. Öte yandan, meslek lisesi mezunları da artık harp okullarına başvurabilecek. Peki, eğitimde köklü reforma konu olan bu okullar ne zaman ve niçin kuruldu? Hangi aşamalardan geçti? İşte geçmişten bugüne, Türkiye Ordusu’na subay ve astsubay yetiştiren okulların kısa tarihi…
Türkiye’deki askerî okulların tarihi, Osmanlı İmparatorluğu’na kadar uzanır. İmparatorluk için askerî okullar, “Batılılaşma”nın başladığı ilk kurumlar olmaları sebebiyle önem taşımaktadır. Eğitime hâkim olan Enderun ve medrese, Tanzimat’a kadar İmparatorluk içinde hâkim eğitim kurumları iken, Tanzimat’tan sonra askerî okullar bu kurumların âdeta yerini almış ve eğitimde ikili bir mücadele başlamıştır. Osmanlı’nın son dönemi yaklaşırken, medreselerde din ağırlıklı eğitimin artması ve askerî okullarda Batılı uzmanlarca verilen dünyevi ilimlerin öne geçmesi, iki kesim arasındaki eğitim farklılığını ortaya koymuştur. Kurulacak olan genç Türkiye’nin eğitim sisteminde, askerî okullar bu tarihî sebepten ötürü her zaman seküler ilmin merkezi olarak kabul görecektir.
Raporun tamamına ulaşmak için tıklayınız.