Temel Göstergeler | |
Resmi adı | Nijerya Federal Cumhuriyeti |
Yönetim Biçimi | Federal başkanlık tipi cumhuriyet |
Başkent | Abuja (3,6 milyon) |
Bağımsızlık tarihi | 1 Ekim 1960 (İngiltere'den) |
Yüzölçümü | 923.768 km² |
Coğrafi konumu | Batı Afrika’da, Gine Körfezi kıyısında, Benin ile Kamerun arasında yer almaktadır. |
İklimi | Güneyde ekvator iklimi, orta kısımlarda tropikal iklim, kuzeyde çöl iklimi görülür. |
Doğal kaynakları | Doğal gaz, petrol, kalay, demir, kömür, kireçtaşı, kurşun, çinko, işlenebilir topraklar |
Doğal afetler | Periyodik kuraklıklar |
Nüfusu | 220 milyon (2022) |
Nüfusun etnik dağılımı | Ülkede 250’den fazla etnik grup bulunmaktadır. Başlıcaları şunlardır: %30 Hausa, %15 Yoruba, %15 Igbo (Ibo), %6 Fulani |
Din | %55 Müslüman, %45 Hristiyan ve yerel inançlar |
Diller | İngilizce (resmî), Hausa, Yoruba, Igbo (Ibo), Fulani |
Ortalama yaşam süresi | 61,3 yıl (2022) |
Okur-yazar oranı | %62 (2018) |
Milli Gelir | 480 milyar dolar (2021 IMF) |
Kişi Başı Ortalama Milli Gelir | 2.273 dolar (2021 IMF) |
Para Birimi | Naira (NGN) |
İhracat Ürünleri | Ham petrol, doğal gaz, hurda gemi, yağlı tohumlar, kakao, azotlu bileşikler |
İthalat Ürünleri | Mineral yakıtlar, otomobil, buğday ve mahlut, tıbbi ilaç ve aşılar, motosiklet, inşaat malzemesi, telefon cihazları, şeker, demir |
Başlıca Ticaret Ortakları | Çin, Hindistan, ABD, Hollanda, İspanya, Güney Afrika Cumhuriyeti, Fransa |
Ülke Tarihi
Afrika kıtasının en yoğun nüfuslu ülkesi Nijerya, aynı zamanda İslamiyet’in en geniş yer bulduğu Sahra altı ülkelerinden biridir. Burada 11. yüzyıldan itibaren kurulan Havsa devletleri ilerleyen dönemde bir süre Mali ve Songay sultanlıklarının hâkimiyetinde kalsalar da 16. yüzyılın sonunda bağımsız olmuşlardır. Kano, Bornu, Kaduna ve Sokoto gibi önemli şehir devletleri göz kamaştıracak kadar gelişmiştir. Yerli Havsa toplumu ve Batı Afrika’dan buraya göç eden Fulaniler, Nijerya tarihindeki iki önemli Müslüman topluluktur.
16. yüzyılda Bornu Sultanlığı’nın Osmanlı Devleti’nin Trablusgarp eyaletiyle başlayan münasebetleri 20. yüzyılın başına kadar devam etmiştir. Rabih b. Fazlullah’ın kurucusu olduğu, ancak 1882’de İngilizlerin bölgeyi işgali dolayısıyla son bulan sultanlık, bölgedeki Müslüman sultanlıkların sonuncusudur. Fazlullah’ın 1900 yılı Nisan ayında şehit edilmesinden sonra bölge yavaş yavaş sömürgeleştirilmiştir. Bundan sonra Osmanlı Devleti’nin kıtanın bu bölgesinde müşterek hareket edebileceği yerli bir sultanlık kalmamıştır.
İngiltere Nijerya’nın tamamını ancak 1914 yılında işgal ederek sömürgeleştirebilmiş ve bu işgal Nijerya’nın bağımsızlığını ilan ettiği 1960 yılına kadar sürmüştür. 1963 yılında cumhuriyet ilan edilen ülkede birbiri ardına darbeler yaşanmıştır. 30 yıl sonra iktidarı ele geçiren General Sani Abaşa, demokratik kurumları askıya alarak siyasi partileri kapatmıştır. 1998 Haziran’ın ölen Abaşa’nın yerine General Abdüsselam Ebubekir geçmiş ve 29 Mayıs 1999 tarihinde Afrika’nın önemli figürlerinden Olusegun Obasanjo devlet başkanı olmuştur.
Günümüzde ülkenin en önemli sorunlarından biri, kuzeyde yaşayan Müslümanların hukuki işlemlerde şer’i hukuku esas alacaklarını ilan etmelerinden sonra Hristiyanlarla aralarında çıkan çatışmalardır. İngiltere’nin sömürge döneminde dar bir alanda müsaade edilen şer’i hukukun son yıllarda hayatın diğer alanlarını da kapsayacak şekilde genişletilmesi üzerine, Müslüman toplumla Hristiyan azınlık arasında binlerce insanın ölümüne sebebiyet veren çatışmalar yaşanmıştır. 2004 yılında yaşanan çatışmalarda 1.000’den fazla insan hayatını kaybetmiştir. Hristiyanlar Nijerya’daki oranlarını olduğundan daha çok göstererek yönetimde Müslümanlardan daha fazla söz sahibi olmak istemektedir.
Siyasi Yapı
Federal cumhuriyet sistemiyle yönetilen Nijerya, 36 eyalet ve bir federal başkentten oluşmaktadır. Eyaletlerin başında geniş yetkilere sahip valiler vardır, her eyaletin kendi hükümeti ve parlamentosu bulunmaktadır.
Devlet başkanı dört yılda bir düzenlenen seçimlerle belirlenmektedir. Devlet başkanlığı koltuğunda, daha önce kaybettiği üç seçimin ardından 2015 ve 2019 yıllarındaki seçimlerden galip ayrılan Muhammed Buhari oturmaktadır. Şubat 2019’da yapılan son seçimlerde Muhammed Buhari oyların %55,6’sını alırken rakibi Atiku Abubakar %41,2’de kalmıştır. Bir sonraki seçimlerin 2023 yılında düzenlenmesi planlanmaktadır.
Yasama organı 109 sandalyeli senato ve 360 sandalyeli temsilciler meclisinden oluşan iki kanatlı parlamentodur. Senatoda her bir eyalet için üç sandalye ve başkent için bir sandalye ayrılmıştır. Her iki kanadın temsilcileri de dört yılda bir düzenlenen seçimlerle belirlenmektedir.
Siyasi ve toplumsal alanda son yıllarda Nijerya’nın ana gündemi, ülkenin kuzeyinde etkin olan ve binlerce insanın ölümüne, milyonlarca insanın yerinden edilmesine yol açan Boko Haram örgütüdür.
Ekonomik Durum
Tüm Afrika kıtasının en büyük ekonomisine sahip olan Nijerya’nın millî geliri yarım trilyon dolar seviyelerindedir. Zengin petrol ve doğal gaz rezervleri millî geliri yükseltmesine karşın, yoksulluk ülke genelinde hâlen %40’lara ulaşan hatta kimi verilere göre çok daha yüksek, en önemli kronik sorundur.
Millî gelirin %56’sı hizmet, %22’si sanayi, %22’si tarım sektöründen sağlanmaktadır. Bununla birlikte istihdamın yaklaşık dörtte üçünü karşılayan tarım sektörü, milyonlarca insanın en önemli geçim kaynağıdır. Ülke topraklarının %25’i tarıma elverişlidir. Yetiştirilen başlıca ürünler; yer fıstığı, pamuk, palmiye ağaçları, sebze ve meyve türleri, kakao, kauçuk tahıl ürünleri, hurma ve yer fıstığı yağı, kereste ve kola cevizidir. Nijerya kakao ve kauçuk üretiminde dünyada altıncı sıradadır.
1960’lı yıllarda bulunan petrol, ülke ekonomisi açısından son derece önemlidir. Bu sayede Nijerya Afrika’da hemen hemen en istikrarlı ekonomiye sahip ülkelerden biridir. Güneydeki delta bölgesi petrol yatakları bakımından oldukça zengindir. 37,4 milyar varillik kanıtlanmış petrol rezerviyle dünyada yedinci sırada yer alan Nijerya, ihracatta altıncı, üretimde ise 11. sıradadır. Nijerya ihracatının büyük bölümünü petrol ve yan ürünleri teşkil etmektedir. Ülke doğal gaz bakımından da oldukça zengindir. 1980 yılında petrokimya ve doğal gaz tesisleri tamamlanmış ve rafineri sayısı arttırılmıştır. 5,4 trilyon metreküplük kanıtlanmış doğal gaz rezerviyle dünyada sekizinci sıradadır. Petrol ve doğal gaz dışında öne çıkan sanayi kolları; maden, tekstil, inşaat, gıda, kimya, gübre ve demir-çeliktir.
Petrol ve doğal gaz dışında ülkede zengin kömür, kalay, kireç taşı, kolimbit ve demir madenleri de vardır. Ayrıca hidroelektrik santralleriyle nehir sularından da elektrik enerjisi üretilmektedir. Bu santrallerden en büyüğü Kainiji Barajı’dır.
Dış ticaret hacmi 2010’ların başlarında 130 milyar dolara kadar yükselmişse de takip eden yıllarda petrol fiyatlarındaki küresel düşüşün etkisiyle bu miktar 100 milyar doların altına gerilemiştir. 2020 yılında dış ticaret hacmi 33 milyar doları ihracat, 53 milyar doları ithalat olmak üzere toplamda 86 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Böylece Nijerya uzun yıllar sonra ilk kez dış ticaret açığı vermiştir.
Türkiye ile İlişkiler
Afrika’nın en yoğun nüfuslu ve ekonomik açıdan en büyük ülkesi konumundaki Nijerya, tarihte Osmanlı ile iyi ilişkilere sahip olmuştur. Sömürgecilik sonrasında dönemde iki ülke arasındaki ilişkiler 1962 yılında Türkiye’nin Nijerya’da elçilik açmasıyla yeniden başlamıştır. Nijerya’nın 1997 yılında Necmettin Erbakan’ın başbakanlığındaki Refah-Yol hükümeti döneminde tesis edilen D-8 teşkilatında yer alması, iki ülke ilişkilerindeki dönüm noktalarından biridir. Karşılıklı ilişkiler Türkiye’nin 2000’li yıllardan itibaren Afrika’ya yönelik açılımlarının da etkisiyle giderek artan bir ivmeyle devam etmektedir. İki ülke D-8’in yanı sıra İslam İşbirliği Teşkilatı’nda da birlikte yer almaktadır. Türkiye’nin 1962 yılında o dönemde başkent olan Lagos’ta açtığı büyükelçilik 2001 yılından bu yana mevcut başkent Abuja’da hizmet vermeye devam etmektedir. Aynı şekilde Nijerya’nın da Ankara’da büyükelçiliği, İstanbul’da da daimi temsilciliği bulunmaktadır. İki ülke arasında devlet başkanlığı düzeyindeki ziyaretler de son dönemde sıklaşmıştır. 2010 yılında Abdullah Gül, 2016 yılında R. Tayyip Erdoğan cumhurbaşkanı olarak Nijerya’yı ziyaret etmiştir. Nijerya tarafında ise 2000 yılında Olusegun Obasanjo, 2011 yılında Goodluck Jonathan ve 2017 yılında da Cumhurbaşkanı Muhammed Buhari ülkemizi ziyaret etmiştir. Bunlar dışında iki ülke arasında bakanlıklar düzeyinde çok sayıda görüşme ve ziyaret gerçekleştirilmiştir.
Türkiye ile Nijerya arasındaki ticareti ilişkiler, iki ülkenin ekonomik potansiyelleri ve diplomasi alanındaki olumlu ilişkilere rağmen istenilen seviyede değildir. Karşılıklı ticaret hacmi 2010’lar boyunca yarım ila 1 milyar dolar aralığında seyretmiş olup 2020 yılında 841 milyon doları Türkiye’den Nijerya’ya ihracat 99 milyon doları ithalat olmak üzere toplamda 940 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir ki, bu miktar iki ülke arasında yakalanan en yüksek seviye olmuştur. Türkiye’den Nijerya’ya ihraç edilen başlıca ürünler; mineral yakıtlar, elektrikli cihazlar, makineler, demir-çelik, çimento, mobilya ve plastik mamullerdir. Nijerya’dan ithal edilen temel ürünse yağlı tohumlardır. Ayrıca yaklaşık 50 Türk firması Nijerya’da yarım milyar doları aşan yatırımları ile faaliyet göstermektedir.
Son yıllarda iki ülke ilişkileri açısından önemli alanlardan biri de eğitimdir. Bu kapsamda her yıl çok ayıda Nijeryalı öğrenci Türkiye Bursları kapsamında yükseköğrenim görmek üzere Türkiye’ye gelmektedir. Bu alanda kurulacak kalıcı ve sağlam dostlukların kültür diplomasisi bakımından her iki ülkeye de önemli katkılar sağlaması beklenmektedir.
Müslümanların Durumu
Nijerya topraklarında İslamiyet 11. yüzyıldan itibaren kuzey bölgelerinde yayılmaya başlamıştır. 16. yüzyıldan sonra bu bölgede pek çok Müslüman şehri kurulmuştur. 19. yüzyılın ortalarında başlayan İngiliz sömürgeciliği döneminde misyonerlik faaliyetleriyle ülkenin güney kesimlerinde Hristiyanlık yaygınlaşmıştır. Osman b. Fudi (Osman dan Fodyo) liderliğinde 19. yüzyılın başlarında (1812) kurulan Sokoto Halifeliği ya da sultanlığı, bölgede bir asır kadar varlık göstermiş ve İngiliz sömürgeciliğine karşı önemli bir direnç oluşturmuştur.
Sömürge döneminde büyük zulümlere maruz kalan Müslümanlar, modern anlamda eğitim faaliyetlerine 1930’larda başlayabilmiştir. 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren de çok sayıda Müslüman genç, yükseköğrenim için başta Suudi Arabistan olmak üzere farklı ülkelere gitmiştir. Bu da zamanla Müslümanlar arasında farklı yapılanmalar oluşmasına sebep olmuştur.
Günümüzde 220 milyonluk nüfusu ile dünyanın en kalabalık altıncı ülkesi olan Nijerya’da nüfusun yarısından fazlası Müslüman’dır. Kesin bir veri olmamakla birlikte bu oranın %55 civarında olduğu tahmin edilmektedir ki, bu da ülkede 120 milyonun üzerinde Müslüman bulunduğu anlamına gelmektedir. Müslüman nüfusun önemli bir bölümü Maliki mezhebine mensup olup, ülkede 5 milyon civarında da Şii nüfus bulunduğu tahmin edilmektedir.