Temel Göstergeler | |
Resmi Adı | Slovenya Cumhuriyeti |
Yönetim Biçimi | Parlamenter demokrasi |
Bağımsızlık Tarihi | 25 Haziran 1991 (Yugoslavya’dan) |
Başkent | Lübliyana (280.000) |
Yüzölçümü | 20.273 km2 |
Nüfusu | 2,1 milyon (2018) |
Nüfusun Etnik Dağılımı | %83 Sloven, %2 Sırp, %2 Hırvat, %2 Boşnak, %11 diğer (İtalyan, Arnavut, Kosovalı vd.) |
İklimi | Kıyı kesimlerde Akdeniz iklimi hâkimken, yüksek kesimlerde sıcaklık ortalamaları daha düşüktür ve doğudaki iç kesimlerde karasal iklim görülmektedir. |
Coğrafi Konumu | Orta Avrupa’nın güneyinde yer alan Slovenya’nın doğusunda Macaristan, batısında İtalya ve Adriyatik Denizi, kuzeyinde Avusturya ve güneyinde Hırvatistan bulunmaktadır. |
Komşuları | Hırvatistan (600 km), Avusturya (299 km), İtalya (218 km), Macaristan (94 km), kıyı şeridi (46 km) |
Dil | Slovence (resmî), Hırvatça, Sırpça, Boşnakça, İtalyanca |
Din | %65 Hristiyan,%10 ateist, %3 Müslüman, %22 inancını açıklamayan ya da hiçbiri |
Ortalama Yaşam Süresi | 81,2 yıl (2018) |
Okuma-Yazma Oranı | %99,7 (2015) |
Para Birimi | Avro |
Millî Gelir | 55,088 milyar dolar (2018 IMF) |
Kişi Başı Ortalama Milli Gelir | 26.243 dolar (2018 IMF) |
İşsizlik Oranı | %6,6 (2017) |
Enflasyon Oranı | %1,4 (2017) |
Reel Büyüme Hızı | %4,5 (2018) |
Yoksulluk Oranı | %13,9 (2016) |
İhracat Ürünleri | Binek otomobiller ve motorlu taşıtlar, tıbbi ilaç, kara yolu taşıtları için yedek parça, petrol yağları, elektrik enerjisi, mobilya, elektrikli ev aletleri, kauçuk dış lastikler. |
İthalat Ürünleri | Binek otomobiller ve motorlu taşıtlar, petrol yağ ve gazları, kara yolu taşıtları için yedek parça, tıbbi ilaç, elektrik enerjisi, telefon cihazları, işlenmemiş alüminyum, mobilya. |
Başlıca Ticaret Ortakları | Almanya, İtalya, Hırvatistan, Avusturya, Fransa, Türkiye, Polonya, Macaristan, Sırbistan, Çin. |
Ülke Tarihi
Slovenya’da yapılan arkeolojik kazılar buradaki insan varlığını yüz binlerce yıl öncesine kadar götürmektedir. Bilinen ilk yerleşik kabileler, Roma döneminde Romalılaşmışlardır. Bugün bölgenin asli unsuru kabul edilen Slavlarsa buraya 6. yüzyılın başlarından itibaren göç etmeye başlamıştır. 5. yüzyıldan itibaren bölge Hunlar, Germenler ve Avarların baskısı altında kalırken, Kral Samo liderliğinde bugünkü Slovenya topraklarının bir kısmını kapsayan ilk devlet kurulmuştur. Bir ittifak niteliğindeki bu devletin ardından bölgede kurulan ilk Slav devleti ise Karintiya Düklüğü’dür. 9. yüzyıldan itibaren Hristiyanlaşan bölge, Kutsal Roma İmparatorluğu’nun bölünmesinin ardından yüzyıllar boyunca Alman feodal yapılar tarafından yönetilmiştir. 14. yüzyıldan itibaren bölgenin hâkimiyeti Habsburg Hanedanı’na geçmiş ve 20. yüzyıl başlarına kadar devam etmiştir. Bu süreçte Osmanlı Devleti ile sınır ilişkisi içinde olan bölge, öncelikli hedef olmasa da Osmanlı ile sürekli çatışma hâlinde olmuştur.
19. yüzyılın sonlarından itibaren Slovenler ulusal kimliklerini kazanmaya ve bağımsızlık fikirlerini tartışmaya başlamıştır. 1. Dünya Savaşı sonrasında hem Avusturya-Macaristan hem de Osmanlı Devleti’nin yıkılması üzerine, bugünkü Slovenya, Bosna-Hersek, Sırbistan, Karadağ, Kosova ve Makedonya topraklarını kapsayan coğrafyada Sırp-Hırvat ve Sloven Krallığı kurulmuş, devletin adı 1929 yılında Yugoslavya Krallığı olarak değiştirilmiştir. 2. Dünya Savaşı’nda büyük bir bölümü Almanya tarafından işgal edilen Slovenya, savaş sonrasında Yugoslavya Demokratik Cumhuriyeti içerisinde yer almıştır. Yugoslavya’nın dağılması üzerine Slovenya Cumhuriyeti 25 Haziran 1991 tarihinde bağımsızlığını ilan etmiştir.
Siyasi Yapı
Yugoslavya’nın dağılmasının ardından 1991 yılında bağımsızlığını ilan eden Slovenya, parlamenter sistemle yönetilen bir cumhuriyettir. Devlet başkanı beş yılda bir seçimle iş başına gelen ve en fazla iki dönem görev yapabilen cumhurbaşkanıdır. Mevcut cumhurbaşkanı, Kasım-Aralık 2012’de iki tur hâlinde gerçekleştirilen seçimlerden galip ayrılan Borut Pahor’dur. Pahor, Ekim-Kasım 2017’deki seçimleri de önde tamamlayarak ikinci dönem için tekrar başkan seçilmiştir.
Yasama ve yürütmede ulusal meclis etkindir. Hükümete başkanlık eden başbakan, cumhurbaşkanı tarafından teklif edilmekte ve ulusal meclis tarafından seçilmektedir. Benzer şekilde başbakan da kabineyi oluşturarak meclise sunmaktadır. Parlamento, 40 sandalyeli ulusal konsey ve 90 sandalyeli ulusal meclisten oluşmaktadır. Ulusal konsey üyeleri beş yıllığına, ulusal meclis üyeleri ise dört yıllığına göreve gelmektedirler. Son meclis seçimleri Haziran 2018’de gerçekleştirilmiş olup Sloven Demokrat Parti (SDS) %24 oyla 25 sandalye kazanarak seçimlerden galip ayrılmıştır; ancak başbakanlık görevini, Ağustos 2018’den bu yana, seçimleri %12,6 oy ve 13 sandalye ile ikinci sırada bitiren LMS lideri Marjan Sarec yürütmektedir.
Ekonomik Durum
Slovenya’nın istikrarlı büyüyen, nitelikli iş gücüne dayalı, refah seviyesi yüksek, gelişmiş bir ekonomisi vardır. Orta Avrupa’daki en yüksek kişi başı gelir düzeyine sahip olan Slovenya, Balkanlar ile kıta Avrupası arasındaki stratejik konumu ve güçlü altyapısıyla 2000’lerin sonlarındaki ekonomik krizden de minimum düzeyde etkilenmiştir. Düşük düzeyde seyreden işsizlik ve enflasyon oranlarına karşın, yine de %10’un üzerindeki yoksulluk oranları gelir dağılımındaki eşitsizliğe işaret etmektedir.
Ülke ekonomisi büyük oranda sanayi ve hizmet sektörlerine dayalıdır. İmalat sanayi oldukça gelişmiş olup bu alanda otomotiv, elektronik, ilaç, kimya, metal ve kâğıt sanayi başı çekmektedir. Sanayi sektörü millî gelirin ve istihdamın üçte birini karşılamaktadır. Verimliliği yüksek olmasına karşın istihdam ve millî gelirdeki payı %5’lerin altında seyreden tarım alanında üretilen başlıca ürünler; buğday, kahve, mısır ve meyve çeşitleridir.
Dış ticarette ülke son yıllarda 50 milyar dolardan 100 milyar dolar seviyelerine doğru düzenli bir artış trendi yakalamıştır. 2017 yılında dış ticaret hacmi 38,4 milyar doları ihracat, 35,9 milyar doları ithalat olmak üzere toplamda 74,4 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Dış ticarette ithalat ihracat dengesinin yakalanabilmiş olması olumlu bir gösterge olarak öne çıkmaktadır. Slovenya’nın dış ticaretteki en önemli ortakları, çoğunluğu komşuları olmak üzere Avrupa Birliği (AB) ülkeleridir. İthalat ve ihracatta ilk iki sırayı alan Almanya ve İtalya toplam dış ticaret hacminin %30’unu karşılamaktadır.
Türkiye ile İlişkiler
Türkiye ile Slovenya arasındaki ilişkiler, Slovenya’nın bağımsızlığını ilan ettiği 1991 yılından bu yana karşılıklı saygı ve dostluk esası çerçevesinde olumlu yönde seyretmektedir. Türkiye Slovenya’nın bağımsızlığını 1992 yılı Şubat ayında tanımış, bir yıl sonra da büyükelçiliğini hizmete açmıştır. Slovenya’nın Ankara Büyükelçiliği de 1996 yılında faaliyete girmiştir; ayrıca İstanbul, Antalya ve İzmir’de birer fahri konsolosluğu bulunmaktadır. İki ülke ilişkileri 2011 yılında imzalanan Stratejik Ortaklık Belgesi ile önemli bir ivme kazanmış, o tarihten bu yana siyasi, ticari ve kültürel ilişkiler daha da hızlanmıştır. R. Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı sıfatıyla 2015 yılındaki ziyaretinin ardından, Slovenya Cumhurbaşkanı Borut Pahor da 2016 yılı Aralık ayında ülkemize bir ziyaret gerçekleştirmiştir. İki lider ayrıca çeşitli uluslararası platformlar ve komşu ülke ziyaretleri esnasında da görüşme ve temaslarda bulunmuştur. Türkiye ile Slovenya arasında bugüne kadar ticaret, kültür, eğitim, teknoloji, ulaşım, yatırım ve sağlık alanlarında dokuz anlaşma imzalanmıştır. Öte yandan Slovenya’da Dışişleri Bakanlığı ve Ekonomik Kalkınma ve Teknoloji Bakanlığı tarafından kurulan Stratejik Konsey, 2012’de, Türkiye’yi Sloven şirketlerinin yatırımlarında öncelik vereceği altı ülkeden biri olarak belirlemiştir. Bu da ticari ilişkilerin seyri açısından önemli bir adımdır.
İki ülke arasındaki ticari ilişkiler her geçen yıl daha da güçlenmektedir. 2006 yılında 600 milyon dolar seviyelerinde olan toplam dış ticaret hacmi, 2014 yılında ilk kez 1 milyar seviyesini aşmış ve son olarak 2018 yılında 1,430 milyar doları Türkiye’den Slovenya’ya ihracat, 317 milyon doları ithalat olmak üzere toplamda 1,747 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Bu, iki ülke arasında bugüne kadar gerçekleşen en yüksek seviyedir. Nitekim son yıllarda yakalanan bu ivme ile Türkiye Slovenya’nın en büyük ihracat ortaklarından biri konumuna gelmiştir. Türkiye’den Slovenya’ya ihraç edilen başlıca ürünler; binek otomobiller ve motorlu taşıtlar, kara yolu taşıtları için yedek parça ve tıbbi ilaçtır. Slovenya’dan Türkiye’ye ithal edilen başlıca ürünlerse; kara yolu taşıtları için yedek parça ve aksesuar, kâğıt, boya malzemeleri ve kauçuktan dış lastiktir.
Müslümanların Durumu
Slovenya coğrafyasının İslamiyet’le ilk teması Osmanlı dönemine dayanmaktadır. Balkanlardaki Osmanlı hâkimiyetine karşın Slovenya toprakları tarihinin hiçbir döneminde Osmanlı hâkimiyetine girmemiş ve Osmanlı Devleti ile sınır ilişkisi içinde olduğundan sürekli çatışma hâlinde olmuştur. Bu nedenle tarihsel süreç içerisinde halkın kültürel kodlarında Türklere karşı olumsuz yargılar oluşmuştur. 1912 yılında Avusturya-Macaristan İmparatorluğu İslamiyet’i resmî din olarak tanımıştır. Yugoslavya döneminde Slovenya’nın ekonomik gelişimi ile birlikte Bosna-Hersek, Makedonya ve Kosova’daki Müslüman Türk, Boşnak, Makedon ve Arnavut unsurlar Slovenya’ya göç etmiştir. Bu göçler Yugoslavya’nın dağılmasından sonra da devam etmiş, özellikle Bosna-Hersek ve Kosova’daki Sırp zulmünden kaçan on binlerce Müslüman’ın göç ettiği ülkelerden biri de Slovenya olmuştur. Günümüzde ülkedeki Müslümanların sayısının 60.000’in üzerinde olduğu tahmin edilmektedir ki, bu sayı ülke nüfusunun %3’üne tekabül etmektedir. Kimi tahminlere göre bu sayı 100.000 civarındadır, ancak ülkede dine dayalı bir sayım yapılmadığından Müslümanların sayısını tam olarak tespit edebilmek mümkün değildir. Ülkedeki Müslümanların büyük çoğunluğunu Boşnaklar oluşturmaktadır.
Slovenya’nın farklı şehirlerinde 18 mescit bulunmakla birlikte, henüz ibadete açık bir cami yoktur. Ülkenin ilk camisi olarak temeli 2013’te atılan ve 2018’de yapımı tamamlanan başkent Lübliyana’daki caminin 2019 yılında ibadete açılması beklenmektedir. Slovenya İslam Birliği, ülkedeki Müslümanları temsil eden çatı kuruluştur.